Hikaye Öykü Masal Arşivi

 

Hikayelerin Dünyasına Açılan Eşsiz Bir Kapı

8 Mayıs 2024

Sık Kullanılanlara Ekle  Anasayfan 
              Yap Ziyaretçi Defteri

  Keramete İnanmayan Müderris (Dini Hikayeler) :. Hikaye Öykü Masal Arşivi .:

MENÜLER
Ana Sayfa
Arşiv
Sitenize Ekleyin
Hikaye Ekleyin
Editörlere Mesaj Gönder
Editörlük Başvurusu
Yardım / İletişim
Reklam
Basında HikayeArsivi
Künye
Ziyaretçi Defteri
Tavsiye Siteler
HİKAYE KATEGORİLERİ
İbretli Hikayeler
Dini Hikayeler
Yaşanmış Hikayeler
Duygusal Hikayeler
Sevgi Hikayeleri
Aşk Hikayeleri
Din Büyüklerinden Hikayeler
En Güzel Dini Hikayeler
Masal Demeti
Hayatın İçinden Hikayeler
İran Hikayeleri
Dostluk Hikayeleri
Mevlanadan Hikayeler
Kıssadan Hisseler
Çocuklar İçin Hikayeler
Doğruların Öyküsü
Komik Hikayeler
Nasreddin Hocadan Hikayeler
Sahabeden ve Evliyaullahtan Hikayeler
Kurandan Hikayeler
Resulullahtan Hikayeler
Kelile ve Dimne
Tarihi Gerçekler
Gerçek Hayattan Hikayeler
Türk Tarihinden Damlalar
Bediüzzamanla Yaşayan Öyküler
Diyanetten Hikayeler
Renkli Hikayeler
Sesli Hikayeler-Masallar
Resimli Hikayeler
Sizden Gelen Hikayeler
İngilizce Hikayeler
Padişahlardan Hikayeler-Öyküler
Türkü Hikayeleri
Tarihi Hikayeler-Öyküler
Siyasi Hikayeler-Hatıralar
Öğretici Hikayeler
Hüzün Zamanı Hikayeleri
Hazır Cevaplar Espriler
Dede Korkut Hikayeleri-Destanlar
Keloğlan Masalları (Görüntülü)
La Fontaine Masalları
Atatürk Hikayeler - Hatıralar
Tanıdığım Ünsüzler
Gazali İHYAdan Hikayeler
Ramazan-Oruç Hikayeleri

Hikaye-Öykü Ara



[Detaylı Arama]


Yeni Eklenen 15 Hikaye
Radar Var
Yok Oluşun Filizlenmesi
Yanılgının Gözyaşları Ve Benlik Kavgası
Ayşecik ve Yasemin Sultan
Şöhretin Bedeli
Bücür Zürafa
Deve Kervanı
Nerede Görüşelim
Rafadan Yumurta
Sabrın Zirvesi
Recep Ayında Oruç
Oruçlu Musunuz, Değil Misiniz?
Oruç İman Ettirdi
Orucu Bazen Bozmak Gerek
Onların Ameli Yok

En Çok Okunan 15 Hikaye
The Adventure of the Three Garridebs
Bir Bebeğin Yarım Kalmış Günlüğünden
Dracula - Story
İşte Aşk
Hz. Yunus Ve Balık
Uyuyan Güzel
Half-Brothers by Elizabeth Gaskell
Sevgi Üç Türlüdür
Uyku Masalı
Dostluğun Öyküsü
Hansel Ve Gretel
Haddini Aşmanın Zararı
Ona "Sevdiğinizi" Söyleyin
Evlilik
Çirkin Ördek


Reklam ver

Mail List
Sitemizin yeniliklerinden ilk sizin haberiniz olsun.
İsim:
Mail:
 


Editör Giriş

Google
Sitemiz hakkındaki görüşlerinizi ZİYARETÇİ DEFTERİNE yazarsanız seviniriz.


Ziyaretçilerimiz ve Hikaye Dostlarının Dikkatine:

www.hikayearsivi.net olarak 2002 yılından itibaren yayın faaliyetimizi sürdürmekteyiz. İnternet üzerinde yayın yapan birçok sitenin içeriğinde, sitemiz içeriği kullanılmaktadır. İlk defa birçok kategori altında hikaye-öykü ve masalları paylaşmaya başlayan sitemiz, bu konuda da diğer sitelere örnek olmuştur. Sitemizin ve içeriğinin genişlemesine ve sitemizin tanıtımına siz değerli ziyaretçilerimizin katkısı çok önemlidir. Sitemiz içeriğini paylaşırken, mutlaka kaynak olarak www.hikayearsivi.net den alıntılandığını belirterek içeriğimizi kullanabilirsiniz. Unutmayın ki kaynak belirtmeden, içeriğimizi alan onlarca site ve ziyaretçi, çalışmalarımızdaki emeğe karşı bizi şevksiz bırakmaktadırlar. Lütfen sitemizin tanıtımına sizde katkı sağlayın. (A.Kerim MELLEŞ & Mehmet Zahid MELLEŞ)

Keramete İnanmayan Müderris
[Dini Hikayeler]






    Meşhur Peçevi tarihinde anlatıldığına göre, Kanunî zamanında Arap-zade isimli bir alim vardı. Bu alim zahiri ilmi oldukça kuvvetli olduğu halde ilmi batından habersiz olduğu gibi keramete bile inanmazdı.

    İşte bu alim Kanuni'nin Baş Veziri Rüstem Paşa'ya tesir ederek kendisini Mısır Baş Müderrisliğine tayinini gerçekleştirdi. Diğer taraftan zamanın alimleri Padişaha başvurarak Arap-zadenin akaid kitaplarında yazılı olduğunu bildiği halde keramete inanmadığını, bu haliyle de bir medreseye Baş Müderris olarak tayin edilmesinin tehlikeli olduğunu anlattılar. Hatta Arap-zade'nin «eğer keramet diye bir şey olsaydı, ben bu zamana kadar büyük günah işlemedim, olsa olsa ben keramet göstermem lazım» diyerek, bu haliyle itikadının da bozulmuş olduğunu, dolayısıyla bir medreseye Baş Müderris olarak tayinin tehlikeli olabileceğini söylediler.

    Ama Kanuni, Mısır Ulemasının ileri geri konuşmasına mehal vermemek için Arap-zade'nin Mısır Baş Müderrisliğine tayinini tasdik eder. Fakat onu Mısır'a gönderirken de şöyle dua eder:

    — Allah'tan dilerim ki, Arap-zade Mısır'a ulaşamasın da bizi din büyüklerinin ithamından mahfuz kılsın.

    Rüstem Paşa'nın ısrarı ile Mısır'a ta'yinini. yaptıran Arap-zade, yanında birçok yardımcıları da olduğu halde vapura binerek Mısır'ın yolunu tutar.

    Kaptan köşkünün yanında Arap-zade'ye bir makam tahsis edilmiştir. Arap-zade oradan yeri geldikçe halka va'z-ü nasihat da etmektedir.

    Yoluna devam eden vapur Girit adasına varır. Yolculara Girit'te bir müddet kalınacağı duyurularak zaruri ihtiyaçlarını temin edebilecekleri söylenir. Vapurun yolcuları daha evvel ismini duydukları Giritli velî bir zatı ziyaret edip, hiç olmazsa hayır duasını almak için gemiden çıkarlar. Yolcuların bu velî zatı ziyarete gittiklerini anlayan Arap-zade, yanında bulunan hizmetçilerden birinin eline bir altın verir ve şöyle der:

    — Git bunu o dedikleri zata ver, bizim için dua etsinde Mısır'a sağsalim varalım.

    Hizmetçi parayı alır ve velinin yanına diğer yolcularla varır. Velinin huzurunda kimsenin kalmaması için herkesin çıkmasını bekler. Herkes çıktıktan sonra da Arap-zade'nin verdiği altını minderin bir kenarına bırakarak, Baş Müderris tayin edilen Arap-zade'nin Mısır'a sağ-salim varabilmek için duada bulunmasını istediğini söyler.

    Elinin tersiyle parayı geri iten veli:

    — Arap-zade'nin ruhuna fatiha!., der.

    Neye uğradığını anlayamayan hizmetçi vapura döndüğü zaman durumu Arap-zade'ye aynen nakleder. Bu duruma bıyık altından gülen Arap-zade:

    — Veli dediğin böyle olur işte, görüyor musunuz, gönderdiğim parayı az gördü de ruhumuza Fatiha okuyor, der.

    Vapur yoluna devam eder. Biraz sonra Arap-zade halka Nuh tufanından bahsetmeye başlar. Hikmeti İlahi, o anda Arap-zade'nin anlattığı gibi gök yüzünü bir bulut kaplar. Her taraf karanlık içinde kalır ve sağanak halinde bir yağmur gökten boşalırcasına yağmaya başlar. Gemidekiler hayatlarından ümitlerini kesmişler gemi, ha battı ha batacak korkusuyla birbirlarine sarılırlar. O şiddetli fırtına ve karanlık hava bir müddet sonra açılır. Bir de bakarlar ki, Müderris olarak Mısır'a ta'yin edilen ve kendilerine va's eden alimin oturduğu yeri ve kendisi kayıplara karışmış...

    Herkes hayretler içinde gemiden başka bir kimsenin kayıp olup olmadığını araştırır. Fakat gemidekilerden Arap-zade'den başka kimseye birşey olmamıştır. Orada bulunanlardan Arap-zade'nin keramete inanmadığını bilenler meseleyi hemen farkedip Girit'teki velinin niçin «Arap-zade'nin ruhuna fatiha» dediğini anladılar.



Kaynak: Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.


Önemli Not: Lütfen hikayeyi kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.

17 Mart 2005 - 16:46:03 - 6992 günlük
Ekleyen editör: HikayeArsivi

Okuyan:[3869]Yorumlayan:[0]Kategori: [Dini Hikayeler]
[Arkadaşına Gönder][
Yazdır]



Bu hikaye yazı-yorum için henüz yorum yapılmamış veya yorum onaylanmamış.
 

Yorumlarınızı Yapın:
 



Reklam ver

 
 

.: Günün Ayeti :.

.: Günün Hadis-i Şerif-i :.

.: Günün Sözü :.

     


 
Google

Sitemizden alınan tüm hikaye-öykü-masal ve materyaller için link verilmesi zorunludur.
Site içeriğini kullanmak için site yönetimiyle [kutulkulub@gmail.com] irtibata geçerek istifade edebilirsiniz.

 
 Hikaye Arşivi  
Kerim Melleş-KuTuL KuLuB © 2002-2021  ©  Hikaye Öykü Masal Arşivi
Sayfamızı en iyi 1024*768 çözünürlükte görüntüleyebilirsiniz...

  KuTuL KuLuB-A.Kerim Melleş