[Ramazan-Oruç Hikayeleri]
PABUÇLARI YÜRÜTEYİM DERKEN [Ramazan-Oruç Hikayeleri]
Bir Ramazan gecesi Ayasofya Camiinde teravih namazı kılındıktan sonra dua esnasında açıkgöz yankesicinin biri, yanındaki adamın cebindeki bir enfiye kutusunu el çabukluğu ile aşırır. Bununla da yetinmez, kalkarken adamcağızın kunduralarını da paltosunun altına saklar. Malları çalınan, her iki hırsızlığın da farkındadır. Önce hiç ses çıkarmaz. Fakat tam caminin iç kapısından çıkarlarken, hırsızın hafifçe omzuna vurur ve koluna girer. Hırsız, şaşırarak döner. Efendi, gayet nezaketle:
- Siz, namazdan evvel benden enfiyeniz var mı diye sormuştunuz, fakat kutuda enfiyem tükenmiş, takdim edememiştim. İnanmanız için enfiye kutusunu da size vermiştim, sonra namaza durmuştuk. Şimdi eksik olmayın, kunduralarımı da almış, taşıyorsunuz. Zahmetinize teşekkür ederim. Bu lûtfunuza artık hacet kalmadı.
Pek tabiî olarak, hırsızın yüzü alı al, moru mor! Enfiye kutusunu ve kunduralarını geri alanın bu sözlerini işiten halktan bir kısmını hem güldürür, hem hırsızın yakasına yapışırlar ve onu doğruca karakola götürürler.
Komedinin devamı buradadır. Komiser, hırsıza çıkışır:
- Be herif! Bu kaçıncı rezaletin? Kaçıncı kundura hırsızlığın? Neye yaparsın bu işi?
Hırsız, boynunu bükerek:
- Hakkınız var efendim, der. Kusurum var, kötü bir alışkanlık! Fakat çok şükür bu defa cemaatten dayak yemeden pabuçları geri verdim, enfiye kutusunu da. Şaşkınlığım yeter. Ancak, Allah aşkına siz de halime merhamet buyurun, hiç olmazsa bir kerecik burada dayak yemiyeyim.
_______________________ Hazırlayan: Kerim Melleş, www.hikayearsivi.net
Kaynak:
Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle
paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU
yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.
Önemli Not: Lütfen hikayeyi
kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den
alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.
|